Rengarenk bir kongre: Kalder İnsan Kaynakları Kongresi

İş yaşamına baktığımızda pek çok unsurun tek tip olmadığı, kendi içinde faklı yönlerin ve özelliklerin olduğu görüyoruz. Organizasyonlar, yönetim şekilleri, kurum kültürü, sistemler, metodlar, sektörler ve en önemlisi insanlar tek tip değil, çeşit çeşit, renk renk. Yani rengarenk bir iş dünyası ile karşı karşıyayız.

KalDer’in (Türkiye Kalite Derneği) düzenlediği İnsan Kaynakları Kongresi de iş yaşamındaki bu çeşitliliği ele aldı. 25 Şubat’ta, Ankara ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen kongrenin ana teması "Rengarenk"ti. Yeşil, turuncu, sarı, mavi ve beyaz başlıklı oturumların düzenlendiği, Yenibiris.com’un internet sponsoru olduğu kongreye İK’cılar katıldı.

HAYAT VEREN İK

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Temsilcisi Gülay Aslantepe’nin konuşmacı

olarak katıldığı, yeşil renk ile temsil edilen "Hayat Veren İK" oturumunda, örgütün 1998’te yayımladığı deklarasyondan bazı maddeler ele alındı. Ayrıca, bu maddelerin Avrupa Birliği sürecinde temel olarak anıldığını da değinildi:
 -İfade özgürlüğü/toplu sözleşme özgürlüğü
-Çalışanların özgür iradeleriyle çalışması
-Eşit işe eşit ücret
-Her türlü ayrımcılığın engellenmesi
-İstihdama girişte asgari yaş
-Çocukların işçi olarak çalıştırılmamasına dair yaş sınırı.
 Oturumun başkanlığını Türk Telekom İşe Alım, Ücretlendirme ve Yetenek Yönetimi Direktörü Savaş Usta’nın yaptığı, verimliliğin ve direncin rengi olan turuncu renk ile temsil edilen "Motivasyon ve Ödüllendirme" paneline ise Sabancı Holding Kurumsal Yönetim Platformları Direktörü Rıza Murat Yılmaz, Gürkaynak Yurttaşlık Enstitüsü Eş Başkanı Prof. Dr. Mehmet Gürkaynak ve PwC Türkiye İK Hizmetleri Bölüm Yöneticisi Murat Demiroğlu katıldı.

ALTIN YAKA ÖDÜLLERİ

Geçtiğimiz yıl düzenledikleri Altın Yaka Ödülleri’ndeki kategorileri anlatan Sabancı Holding Kurumsal Yönetim Platformları Direktörü Rıza Murat Yılmaz, yarışmada, toplamda 273 kişi, 15 şirketin yarıştığını söyledi. 15 şirketin finale kaldığını söyleyen Yılmaz, Altın Yaka Ödülleri sayesinde, agresif ve provakatif olabilmenin, takım çalışmasını artırmanın ve süreçleri şeffaflaştırmanın önemini bir kez daha anladıklarını belirtti. 

Prof. Dr. Mehmet Gürkaynak, motivasyonu, bir şeyi isteme niyetinde olmak olarak açıkladı. Ödüllendirmenin de bu anlamda çok önemli olduğunu söyleyen Gürkaynak, “Doğanın motivasyon denklemi şöyle der: Yaşa ve yaşat. Ama bizler hakkaniyet, insaf gibi kavramlara yakın değiliz. Bu yüzden yaşamaktan vazgeçerek ömrümüzü tüketmeyi tercih ediyoruz. Üstüne üstlük çocuklarımız da bizim yaptığımızın doğru olduğunu düşünüyor” dedi.

TEŞEKKÜRÜN ÖNEMİ

PwC Türkiye İK Hizmetleri Bölüm Yöneticisi Murat Demiroğlu da yeni dönemde çokuluslu şirketlerin çoğalacağını ve bunun da iş şekillerinde farklılık getireceğini söyledi. Bireyselleşmenin ve küreselleşmenin iş hayatına etkide bulunduğunu söyleyen Demiroğlu, takdir etme, teşekkür etme gibi küçük ayrıntılar olarak görülen unsurlara dikkat ederek çalışanları motive etmeliyiz, diye konuştu.

 Toplumsal yaşamı ve birlikte çalışmayı simgeleyen sarı renk ile temsil edilen "Kurum Kültürü" oturumunda ise MESS Eğitim Vakfı Genel Müdürü Nejdet Kenar oturum başkanlığı yaptı. Kordsa Global, Ortak Hizmetler Sistem Geliştirme Müdürü Aykut Alp Yılmaz ile İpek Kağıt İK Müdürü Azmi Yarımkaya’nın konuşmacı olduğu panelde; kurum kültürü nedir, rekabet gücünü nasıl etkiler, toplumsal kültür kurum kültürüne nasıl yansıyor, kurum kültürü nasıl inşa edilir, nasıl beslenir ve sürdürülür gibi soruların yanıtları arandı.

 İKİ TEMEL KELİME: GÜVEN VE BAĞLILIK

Bağlılığı ve geniş ufukları simgeleyen mavi renk ile temsil edilen "Güven ve Bağlılık" oturumunun başkanlığını ise Hürriyet İK Editörü Serdar Devrim yaptı. Oturuma, İzgören&Akın Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şerif İzgören, Malül Güneydoğu Gazisi Hüseyin Özlük ile Arçelik Ürün Planlama ve Koordinasyon Direktörü Ahmet Sakızlı’nın konuşmacı olarak katıldı. Türkiye’de insan hayatının değeri ne yazık ki henüz anlaşılmadı, diyen Serdar Devrim, son ekonomik krizde pek çok çalışanın patronlarına duyduğu güvenin azaldığını, söyledi. Bunun çalışanları olumsuz etkilediğine söyleyen Devrim, daha adil daha insani bir sistem hayal etmemiz gerektiğini söyledi. 

SAĞLAM KARAKTERLİ ÇALIŞANLAR

Ekibinizin size duyduğu güven, en temel meselidir, diyen Yazar Ahmet Şerif İzgören ise sağlam karakterli, düzgün çalışanları işe alıp, en eğitimsizini bile bir şekilde eğittiğiniz takdirde “güvenilir” çalışanlar yaratabileceğini söyledi.

 Malül Güneydoğu Gazisi Hüseyin Özlük ise mayın sonucu gözlerini kaybettikten sonra hayata öfkelenmek yerine, azim, sabır ve güven kelimelerini hayatına dahil ettiğini söyledi. “Sizden daha hayata bağlıyım” diyen Özlük, ilk kez kör bastonu kullanmaya başlama hikayesini şöyle anlattı: “Ailem başıma bir şey geleceği için sürekli endişeleniyordu ve peşimden geliyordu. Bundan çok rahatsız oldum ve bir sabah 6’da kalktım, Kızılay’a kendi başıma gittim. Hem de birkaç otobüsün beni almamasına rağmen. Kızılay’a vardıktan sonra ise ilk işim ailemi ankesörlü telefonla aramaktı. Kendime güvenimi bir kez daha kazandım.”

İşyerine sadakatın nasıl sağlanacağını anlatan Arçelik Ürün Planlama ve Koordinasyon Direktörü Ahmet Sakızlı, bu maddeleri şöyle sıraladı:

 -Kültür birliği sağlanmalı
-Güven oluşturulmalı
-Ödül sistemi geliştirilmeli
Kongrenin sonunda ise Ali Poyrazoğlu yirmi dakikalık kısa bir gösteri yaptı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...